ENDODONTİ NEDİR? (KANAL TEDAVİSİ)

Endodonti Latince bir terimdir, endo (iç) ve donti (diş) kelimelerinden türetilmiştir. Endodonti anabilim dalı, diş pulpası (diş özü) olarak tanımlanan dişin iç kısmındaki damar ve sinir gibi canlı dokuların yanı sıra dişin kendisini çevreleyen dokularda oluşan hastalıkların tanı ve tedavisiyle ilgilenir.

Kanal tedavisi ihmal edilerek tedavi edilmemiş çürükler sebebiyle dişlerin iltihaplanması durumunda yapılan bir tedavi şeklidir. Diş kökü içerisinde dişi besleyen bir damar- sinir dokusu mevcuttur. Bu doku diş çürümelerine bağlı olarak hasar görmekte, ilerleyen süreçte iltihap oluşumları sebebiyle dişlerde ağrı oluşumlarına temel teşkil etmektedir. Kanal tedavisi (endodonti) diş içerisinde bulunan sinirin kendisini yenileyemeyecek derecede hasar görmesi halinde uygulanan bir tedavi yöntemidir.

Bu bağlamda endodonti ve kanal tedavisi eş anlamlı olarak kullanılır hale gelmiştir. Sıklıkla merak edilen “Endodonti nedir?” sorusu bu şekilde yanıtlanabilir. Kanal tedavisi ise dişte var olan enfeksiyonun yok edilmesi ve dişin kurtarılması için uygulanan bir tedavi yöntemidir. 

Diş ağrısı, oluşan çürüklerin zamanla diş minesinde bozulmalar meydana getirmesi sebebiyle ve çürüme başlamasıyla birlikte ortaya çıkar. Çürük diş de zamanla diş içerisindeki damar ve sinirlerden oluşmuş bulunan pulpa yapısını etkilemeye başlar. Pulpanın kendisini onaramaz hale dönüşmesinin ana sebebi, çürümeye sebep olan bakterilerin meydana getirdiği asitlerin etkisidir. Bu tür durumlarda zamansız diş ağrıları, sıcak ve soğuğa karşı hassasiyet oluşumu, gece ağrıları görülmeye başlar. Bu dönemde diş mutlaka bir doktor muayenesiyle incelenmeli, gereken tedaviler zaman geçirilmeden uygulanmalıdır.
Aksi takdirde çene kemiğinde apse ve dişin destek dokularında kayıplar yaşanması kaçınılmazdır. 

Çürük vakalarında dişi çektirmek daha ucuz bir yöntem olarak görülmesine rağmen, sağlam bir dişin kaybedilmesiyle sonuçlanır. Bu sebeple dişin son bir şansa ihtiyacı olduğu akıldan çıkarılmamalı, bir diş hekimine muayene olmak suretiyle kanal tedavisi talebinde bulunulmalıdır. Aksi takdirde oluşan boşlukların doldurulması amacıyla yapılacak köprü, implant gibi işlemler çok daha pahalıya mal olacaktır.

Kanal Tedavisi Nedir? Hangi durumlarda uygulanır?

Kanal Tedavisi, dişlerin merkezinde bulunan ipliksi dokunun (diş özü) çıkarılması olarak da adlandırır. Pulpa adı verilen ipliksi doku iltihaplanma sebebiyle hastada ağrılı bir dönemin başlamasına sebep olarak, kişinin genel sağlık tablosuna olumsuz etki eder. Hasar gören pulpanın çıkarılması sonrasında ortaya çıkan boşluğun doldurulması işlemi kanal tedavisi olarak adlandırılmaktadır. İltihabın temizlenmesi sonrasında oluşan boşluk temizlenmekte, gerekli şekillendirmeler yapılarak yeniden doldurulmaktadır.

Birçok kişi tarafından ağrılı bir tedavi olarak bilinse de, kanal tedavisinde hastanın dişi uyuşturulmakta, işlem sırasında herhangi bir acı, ağrı hissi yaşanmamaktadır. Ancak dişte oluşan enfeksiyonlar, dişlerin uyuşturulmasında sorun oluşturmaktadır. Bu tür durumlarda da geliştirilmiş uyuşturma yöntemleri kullanılarak hasta kanal tedavisi işlemine hazır hele getirilmektedir. Geçmişte hasar gören dişlerin tamamı çekilmesine rağmen, günümüzün tıbbi teknolojisi sayesinde kaybedilmiş gözüyle bakılan dişler bile kurtarılabilmekte, birey sağlıklı bir diş yapısına kavuşarak uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kullanabilmektedir. Kanal tedavisine ihtiyaç duyulan hasarı oluşturan sebepler,

  • Derin çürükler,
  • Tedavi öncesinde yapılmış olan dolgu veya kaplama altında devam eden çürükler,
  • Dolgu veya kuron yapıldığı halde geçmeyen şikâyetler
  • Kişinin çiğneme alışkanlıkları veya dişlerini gıcırdatma sebebiyle diş pulpalarının zarar görmesi
  • Tedavi edilmemiş diş eti hastalıkları
  • Çapraşık dişlere protetik restorasyon yapılması gerektiğinde,
  • Dişteki çatlaklar oluşması halinde
  • Yaşamın her hangi bir diliminde darbe sebebiyle dişte oluşan hasarlardır.

Dişin merkezinde bulunan pulpanın zarar görmesi durumunda oluşabilecek muhtemel enfeksiyon, diş kökü ve çene kemiği içerisinde irin oluşumuna sebep olarak apse oluşturmaktadır. Oluşan apse ise zamanla dişi çevreleyen kemiği yok ederek dayanılmaz ağrıların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu sebeple kanal tedavisi ertelenmeden yapılmalıdır. Kanal tedavisinin ötelenmesi halinde çürük alan giderek büyümekte, zaman içerisinde diş olağan yapısını kaybederek canlılığını yitirmektedir. Bu tür durumlarda çoğu zaman enfeksiyon diğer dişlere de yayılma eğilimi göstereceğinden dolayı, hastanın zamanla tüm dişlerini kaybetme riski ortaya çıkar.

 Herhangi bir sebebe bağlı olmaksızın ortaya çıkan diş ağrıları, geceleri ağrı kesici kullanılmasına rağmen geçmeyen diş ağrıları da kanal tedavisi gerektirecek sorunların göstergesi olabilmektedir.

Bazı kişilerde sıcak ve soğuğa karşı aşırı hassasiyet, diş etrafı, diş eti veya lenflerde ortaya çıkan şişmeler de dişe kanal tedavisi gerektiren işaretlerdir. Canlılığını yitiren dişler herhangi bir şikâyete sebep olmasalar bile zamanla dişin enfekte olmasına ve dişte renk değişimi, fistül oluşumu gibi sorunlara yol açabilmektedir. Bu sorunlardan herhangi biri görüldüğünde bireyin mutlaka bir diş hekimine başvurması gerekir.

Kanal Tedavisi Nasıl Yapılır? Ne Kadar Sürer?

Kanal tedavisi hastanın dişindeki hasarın yoğunluğuna bağlı olarak birkaç seansı kapsayabilecek bir tedavi yöntemidir. Kanal tedavisinde ilk yapılan işlem, lokal anestezi ile diş ve diş çevresinin uyuşturulmasıdır. Böylece işlem sırasında herhangi bir ağrı hissi duyulmaması sağlanır. Daha sonraki işlemler sırasıyla,

  • Hastalıklı pulpanın temizlenmesi,
  • Kök kanallarının dezenfeksiyonu,
  • Kanalların temizlenmesi ve genişletilmesi,
  • Özel solüsyonlarla kanalın tamamen yıkanması,
  • Dolgu malzemesi ile kanalın sıkıca doldurulması ve üzerinin kapatılması şeklindedir.

Bazı hastalarda kanal tedavisi sırasında şiddetli enfeksiyona bağlı olarak ortaya çıkan bakteri oluşumunu yok etmek adına ilaç tedavisi de uygulanmaktadır. 

 Kanal tedavisi sırasında yapılan işlemler sonucunda diş ile çevre doku arasındaki ilişki kesilir. Böylece olası bir enfeksiyonun oluşma ve tekrarlama riski azaltılır. Endodonti tedavisi sonrasında diş ölü olsa da çiğneme fonksiyonunu sorunsuz olarak yerine getirir. Ayrıca diş altında yer alan çene kemiği aktif olarak kullanılır. Bu da çene kemiği erimesinin önlenmesine yardımcı olur. Kanal tedavisi sonrasında dişin restore edilmesi, dişin ömrünü artırır. Farklı bir deyişle kanal tedavisi gören fakat restore edilmeyen dişler, sağlıklı dişlere kıyasla daha kırılgandır. Bu nedenle kanal tedavisi gören dişi korumak ve ömrünü uzatmak için diş, porselen, seramik ya da metal taç ile tamamen kaplanır.

Kanal Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Kanal tedavisi süresi, kaç dişe işlem yapılacağına ve dişin durumuna bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Tek bir dişe kanal tedavisi uygulanacaksa, yapılacak işlem genellikle 30-60 dakika süren tek bir seansta sonlandırılmaktadır. Bazı durumlarda ise tek bir dişe uygulanan kanal tedavisi 2 seans veya daha fazla sürebilmektedir. (apse, fistül, kök ucunda lezyon ve şiddetli ağrı vs.)

Kanal Tedavisi Sonrası Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Kanal tedavisi sonrasında tedaviyi gerçekleştiren hekim bazı tavsiyelerde bulunacaktır. Hasta verilen bu tavsiyelere uygun davranmalı ve tedavi sonrası sorun oluşturabilecek davranışlardan uzak durmalıdır. Kanal tedavisi sonrası hastalar,

  • Yaklaşık 2 saat süreyle bir şey yiyip içmemelidir.
  • Dolgu yapılan diş üzerine baskı yapacak sert ve kabuklu gıda maddeleri tam iyileşme sağlanana dek tüketilmemelidir.
  • Kanal tedavisi sonrası anestezi sebebiyle uyuşmuş bulunan dil ve dudakları ısırmamaya özen göstermelidir.
  • Hekim tarafından ilaç kullanımı önerilmişse aksatılmadan kullanılmalıdır.

Kanal tedavisi sonrasında tedavi gören dişlerde hafif bir ağrı ve hassasiyet görülmesi olağandır. Geçici bir durum olması sebebiyle hastanın günlük yaşamına veya sağlığına herhangi bir olumsuz etkisi yoktur. Bu tür durumlarda tedavi gören dişlerin mümkün olabildiğince az kullanılması yararlı olacaktır.

Kanal Tedavisi Sonrası Ağrı Olur Mu?

Kanal tedavisi sırasında dişlerdeki sinirler alınmakta, buna bağlı olarak diş yapısı dış uyarılardan etkilenmemektedir. Ancak kanal tedavisi sonrası ilk birkaç hafta hafif ağrı duyulması, çiğnemede hassasiyet oluşması olağandır. Çünkü diğer tüm organlar ve uzuvlar gibi diş dokulularının da iyileşmek için zamana ihtiyacı vardır. Kanal tedavisi yapılan bir hasta, sıcak-soğuk gibi uyaranlara karşı ilk birkaç günün dışında hassasiyet göstermez. Kanal tedavisi sırasında uygulanan lokal anestezi sayesinde herhangi bir ağrı hissi duyulmamaktadır. Kanal tedavisi ağrı oluşturmaz, bilhassa ağrıların giderilmesi amacıyla yapılan bir tedavi yöntemidir. Ama iyileşme sürecinde dişin tepkisi sonucu birkaç gün şiddetli ağrı olabilmektedir ve bu durumda hekiminizle irtibat kurmalı,  gerekirse ilaç kullanılmalıdır.